Yöneticiliğin planlama, organize etme, yürütme ve kontrol gibi fonksiyonlarının hepsinin temelinde yatan en önemli faaliyet «karar verme»dir. Yönetici karar veren ve verdiği kararlar astları tarafından uygulanan kişidir. Öyleyse Etkili Karar Nedir?
Bir kararın etkililiği arzulanan amaçlara ne derece erişilebildiği bu amaçlara erişirken ne kadar verimlilik sağlandığı ve olumlu, değerli yan ürünlere yol açıp açmadığı olarak tanımlanabilir.
Bir kararın etkililiğini belirlemede iki değişik boyut önem kazanmaktadır. Bunlar:
- Kararın «Nitelik» boyutu
- Kararın «Benimsenme» boyutudur.
Nitelik : Kararın tamamen yansız, objektif öğelerini kapsar. Konumdaki objektif verilere dayanır.
Benimsenme : Kişilerin duygularıyla ilgili olup, karan uygulayacak kişilerin onu ne kadar beğendiklerini ifade eder.
Kararlarda nitelik ve benimsenmenin ağırlığı sorundan soruna değişebilir. Örneğin, bir kararın yürütülmesi kişilere bağlı değilse benimsenmenin önemi azalacak, kişisel tutumlar kararın uygulanmasını etkiliyorsa bu kez benimsenmenin ağırlığı artacaktır. Birinci tip sorunlarda niteliğe, ikinci tip sorunlarda ise benimsenmeye fazla ağırlık vermek gerekmesine rağmen genellikle hem nitelik hem benimsenmenin yüksek olmasının karar etkililiğini arttıracağı düşünülmektedir.
Geleneksel olarak yöneticiler nitelik boyutunun üzerinde durmuş; sorunla ilgili verileri toplayıp gözden geçirdikten sonra son kararı kendileri vermişlerdir. Bu durum, sorunun doğru elan bir çözümü, tek ve en doğru bir kararın bulunduğu varsayımına dayanır.
Nitelik boyutuna ağırlık veren yöneticiler şu yöntemleri kullanagelmişlerdir.
Kararı onu uygulayacak astlara zorla benimsetmek
«Benimsenme» kararı uygulayacak kişilerin beğenisini ifade eder.
- «Baba» rolünü uygulayıp sadakat, güven, görev gibi duyguları uyandırarak benimsetmek,
- Kararın iyi, doğru, yararlı yönlerini belirterek ikna etmek.
- Kararların uygulanmasında astların tartışmalarını sağlayıp ancak son kararın yine yöneticiye bırakılmış olduğu danışma yöntemini kullanmak.
Bu sıralama benimsenmeyi sağlamak için kullanılan yöntemlerin bir gelişme, bir evrim geçirmekte bulunduğunu, ancak, yöneticilerin son kararı verme yetkisini ellerinde tutmakta ısrarlı olduklarını göstermektedir. Dolayısıyla, benimsenmeyi sağlamak için kullanılan yöntemlerdeki değişim, arzulanan benimsenme düzeyini bir türlü sağlayamamaktadır.
Nitelik ve benimsenmeyi yükseltmek için kullanılan yöntemler arasında çelişki vardır. Niteliği yüksek tutmaya çalışırken benimsenme, benimsenme düzeyini yükseltmek için uğraşırken ise kararın niteliği düşmektedir. Bu çelişkiyi ortadan kaldırmanın yolu yöneticilerin karşılaştığı sorun çeşitlerini inceleyip ona göre çözüm getirmek olacaktır.