Banka Kredi Teminatları bilindiği gibi hem nakdi hem de gayri nakdi kredilerde bankalar belirli bir risk üstlenmektedirler. Bir yandan kâr etme amacıyla ellerindeki fonları kredi olarak dağıtmaya çalışan bankalar, diğer yandan verdikleri kredinin belirlenen vadede faiziyle birlikte geri dönmesini beklerler.
Bu işlerliği sağlamak için bankalar, kredi başvurusu yapan şahıs ya da firmalardan bir kredi teminatı almak isterler. Böylelikle verilen kredinin ana para ve faizlerinin ödenmesi güvence altına alınmış olur. Ancak, teminatın niteliği her ne olursa olsun, kredi vermede esas alınan teminat değil, krediyi alan kişinin krediyi geri ödeme konusundaki niyetidir. Zira, sağlam bir teminat karşılığı verilen kredi, ana para ve faizi ile birlikte herhalukarda geri alınacaktır. Ancak, teminatın paraya çevrilmesi için geçecek süre zarfında, para piyasası koşulları, enflasyon ve temerrüt faizi oranlan göz önünde bulundurulduğunda, bankanın en azından kârından zarar edeceği unutulmamalıdır.
O halde, kredi verilirken alınan teminatın cinsi ve sağlamlığı, kredi ve faizinin ne dereceye kadar ve ne kadarlık bir süre içinde bankaya geri döneceğini belirleyen önemli unsurlardır. Banka kredi verirken kredi alanın kredi notu ile birlikte alabileceği teminatları da gözönünde bulunduracaktır.
Bu noktada, ne tür bir teminat alınması gerektiği sorusu akla gelebilir. Bu yazımızda, mevcut kanunlar dahilinde alınabilecek teminat türleri ve bunlara ilişkin özel durumlar üzerinde duracağız. Bu teminatlardan hangisinin ya da hangilerinin alınacağı, tabii ki, kredi isteyen müşterinin durumu göz önünde bulundurularak banka yetkilileri tarafından belirlenmektedir.
Banka Kredi Teminatları için kanun üç ayrı teminat şeklinden bahsetmektedir:
1- Şahsi Teminatlar: Bankadan kredi alan bir kişi ya da firmanın üçüncü bir şahsı, almış olduğu kredinin teminatı olarak göstermesidir ki burada karşımıza KEFALET müessesesi çıkmaktadır.
2- Ayni Teminatlar: Aynı teminatların asıl konusu mülkiyettir. Mülkiyet, bir şeye hükmetme anlamında olan arapça, “Mülk” sözcüğünden gelmektedir. Bu bakımdan mülkiyet her şeyden önce bir tasarruf ve egemenlik hakkıdır. Malik, mülkiyetinde bulunan eşyayı istediği gibi kullanma ve o eşyaya hükmetme yetkisine sahip bulunmaktadır.
3- Üçüncü şahıslardaki hak ve alacakların teminat olarak gösterilmesi: Üçüncü şahıslarda olan bazı hak ve alacaklar da teminat olarak gösterilebilir. Senetlerin Rehni, Alacağın Temliki, Nakit Blokajı bu tür teminatlardır. Kısa vadeli alacaklar için bu teminat şekli de kullanılabilmektedir.
Yorumlar kapalı.